12 Ağustos 2009 Çarşamba

Görünmeyen Gökyüzüm


Dün gece google amcadan bu gecenin anlam ve önemini öğrendim. Meteor yağmuru. Bana göre insanın nadiren tanık olacağı şeylerden birisi ve bunu bu gece daha iyi anladım.

Hevesle bekledim geldi çattı yağmur. bahçeye çıktım olmadı hiç bişey göremedim. Damlara duvarlara tırmandım yine bişey görünmedi. Görebildiğim sadece mars olduğunu düşündüğüm gezegen onunda bir yerlere kayma ihtimali çok düşük. Herkes bahçelere oturmuş aşırı aydınlatmalarının altında bağırarak konuşuyor. Hiç kimse benim gibi tüm ışıkları söndürüp heyecanla beklemiyor. Komşular ışıkları kapasada yine yıldızlar sönük kalacak belki ama çevrede hiç kimse merak etmiyor meteor yağmurunu. Çocuksu bi hüzün oldu içimde. Arada bir pencerelerden bakıyorum evin tek penceresinden daracık gökyüzü görünüyor ordanda sönük bir kaç yıldızdan başkası belirmiyor.

Evet şuanda doğup büyüdüğüm evden nefret ediyorum. Kışın ısınmadığı, yazın bütün sıcağı çektiği içinde sevmedim. Güneş almadığı için hep karanlık kaldığı içinde kurtulmak istedim doğduğum evden. Ama bu defa sevmemek yada kurtulamamak değil içimdeki, acı bir nefret ve isyan var içimde. Göremediğim gökyüzünün hıncı ve yine kaçırdığım meteor yağmurunun hüznü. Evet her yıl görebilirim umuduyla bekliyorum ama hep aynı hayal kırıklığı... Sadece bir kere Maraşta dağın başında bir kasabada tanık oldum meteor yağmuruna. Bana göre yıldız kaymasıydı daha manidar olduğundan. Maraşın kasabasında ilk ve son kez gördüğümü anladım bu haleleri...


İnsan ömrü böyle güzellikleri çok görmesin diyedir belki bu bahtsızlığım. Şansımı bir kez daha denemek için bir bahçeye çıkayım en iyisi...